top of page

PEMBE IHLAMUR AĞACI VE ÖTESİ

  • Bilge Bilgehan
  • 30 Oca
  • 3 dakikada okunur

Yazar: Bilge Bilgehan

Editör: Deniz Öztürk



ree


Düşünmenin Doğası

“Yanlış da olsa düşünmek, hiç düşünmemekten iyidir.” Hypatia

Düşünmek bir zihin faaliyetidir. Nasıl ki istemsiz çalışan organlarımızın işleyişine fazla müdahale edemiyorsak, beynimiz de istemsiz çalışır ve onu durdurmak için elimizden bir şey gelmez. Ancak, nasıl düşüneceğimizi öğrenebilir ve beynimizi kaliteli bilgiyle besleyebiliriz.

Düşünme, kişinin algı düzeyine ve zihnin genel yapısına göre şekillenir. Düşünce, dilin içsel konuşma biçimidir. Bu noktada, felsefenin rolü büyüktür. Felsefe, insanın kendisi, toplum, evren ve yaşam üzerine düşünmesiyle doğan bir disiplindir; düşünce üzerine düşünme sanatıdır. Felsefeyle uğraşanlara filozof denir.

Çizerliğe Bir İtiraz ve Bir Yazarlık Hikâyesi

Christine Nöstlinger (1936-2018), Avusturyalı çocuk ve gençlik edebiyatı öncü yazarlarındandır. Viyana lehçesinde şiirler ve öyküler kaleme alırken, aynı zamanda yetişkinlere yönelik çeşitli yazılar da yazmıştır. Avusturya radyosunda çalışmıştır.

Bir röportajında, çocuk kitapları yazma niyetinin olmadığını şu sözlerle dile getirmiştir: “Çocuk kitapları yazmayı hiç düşünmemiştim. Çocuklarımı büyüttüğüm yıllarda evde o kadar sıkılıyordum ki, bir çocuk kitabı resimlemek istedim. Bunun için önce bir çocuk kitabı gerekliydi. Ben de kafamdan bir öykü uydurup yazdım. Ancak, kitabın resimlerinden çok öyküsü beğenildi. O zaman ben de resim yapmam, yazarım dedim kendi kendime. İşte, o gün bu gündür çocuk kitapları yazıyorum. Çoğunlukla haftanın yedi günü sabahtan akşama kadar yazarım. Bazen de canım hiç yazmak istemez. Ben de oturup kazak örer ve bu arada televizyondaki aptal programları izlerim ama onları izledim diye kendimi suçlamamak için, ertesi gün oturur gazetenin birine, televizyondaki programları eleştiren bir yazı yazarım." demiştir.

Eserleri ve Ödülleri

Yazarın yüzün üstünde kitabı, sayısız makalesi yayımlanır. İlk kitabı "Die feuerrote Friederike’tir. (Alev Saçlı Çocuk- 1970)"  Kitabın çizimleri kendisine aittir.

Pek çok kitabını Günışığı Kitaplığı Türkçeye kazandırır. Eserlerinden bazıları: Küçük Korsan, Konrad ya da Konserve Kutusundan Çıkan Çocuk, Konuk Değil Baş Belası, Lollipop, Susi’nin ve Paul’ün Gizli Günlükleri, Saklı Miras, Mini Dizisi ve incelemesini yapacağımız eser “Aklından Düşünceler Geçen Çocuk”

Yazarın Psikolog olan kızı, mesleğinin yanı sıra annesinin kitaplarını resimler.

Nöstlinger, çocuk ve gençlik edebiyatındaki başarılarıyla çok sayıda ödül almıştır. Bazıları: Astrid Lindgren Anma Ödülü (2003), Hans Christian Andersen Ödülü (1984), Alman Gençlik Edebiyatı Ödülü (1973, Kim Takar Salatalık Kral’ı?)

Özet

Kitap, küçük hikâyelerden oluşan sekiz bölümden oluşuyor. Her bölümde bir düşünme konusu masaya yatırılır. İlk hikâyeyle büyükbaba karakteri bizden biri gibi okurun kalbine bir kement atar. Büyükanne sanki bizim anneanne ve babaannemiz gibi bizi sarıp sarmalar, ütünün düğmesini saklarken, büyükbaba yeni ütü almayacağım, diye diretirken, Rosalinda, (Pembe ıhlamur ağacı anlamına gelmektedir.) kitapta ki her hikâyeyle hepimizin iç sesinin dışa vurumu gibi gerçekleri yüzümüze çarpar. Hikâyelerde aile, arkadaş, öğretmen-öğrenci, kadın-erkek hatta kendisiyle ilişkisi nahif ve esprili bir dille ele alınır.

Rosalinda, düşünceleri, toplumsal beklentiler ve kültürel kodlar arasında med cezirler yaşayan ve orta yolu arayan vasat insan modeli olarak betimlenir. Karakterin düşünceleri, okuru kendi geçmişine götürmekte ve anılarını tazelemektedir. Hangimiz, Rosalinda gibi bazı şeyleri gördüğümüz halde görmemezlikten, duyduğumuz halde duymamazlıktan, anladığımız halde anlamamazlıktan geldi?

Kitabın çevirmeni Necdet Neydim, resimleyen Erhard Dietl.

Konu ve Temalar

Kitap, çocukların düşüncelerini, duygularını ve hayatlarındaki zorluklarla başa çıkma yollarını anlamaya yönelik derin bir anlatı sunar. Küçük bir çocuğun düşünceleri ekseninde ailesi ve çevresiyle olan ilişkilerini merkeze alır. Yazar çocukların karşılaştıkları zorluklara ve bunlarla başa çıkma yollarına şeffaf bir şekilde dikkat çekerken, yetişkinlere de mesaj vermekten kaçınmaz. Öne çıkan temalar aile bağları, bireysel farklılıkları kabul etme, farklı bakış açısı kazandırma, özgünlük ve kişisel gelişimdir.

Anlatım Tarzı ve Dil

Kitapta yoğun betimlemeler yerine, doğrudan çocukların düşünce ve duygu dünyasına hitap eden sade, akıcı, samimi ve esprili bir anlatımla okurun hem eğlenmesini hem düşünmesini sağlar. Yazar, realist bir üslupla gündelik hayatı ele alırken, geleneksel aile yapısı ve okul sistemini ironik bir dille eleştirir. Okur, kitapla ilişkisinde sadece çocukların düşünce dünyasını değil, aynı zamanda kendi düşüncelerini ve çocuklarla olan ilişkilerini de sorgular.

Evrensel Hikâyeler ve Kültürel Bağlantılar

Nöstlinger’in hikâyeleri, farklı kültürlerden okurların kendilerinden bir şeyler bulabileceği evrensel temalar barındırır. Ana karakter Rosalinda, çocukların içsel dünyasını ve toplumsal beklentilerle çatışmalarını temsil eder. Rosalinda’nın yaşadığı olaylar ve durumlar dünyanın neresinde olursa olsun her çocuğun ve hatta yetişkinin empati kurabileceği şekilde tasvir edilir. Her millet, ana karakter Rosalinda adı yerine karaktere kendi kültüründen bir isim koyduğu an eserin içeriği ve vereceği mesaj hiçbir şekilde değişmeyecektir.

Yazar hikâyenin birinde ucundan olsa da feminizme göz kırpmayı ihmal etmez.

Son Söz

Nöstlinger’in eserleri, katmanlı olup yalnızca çocuklara değil, her yaştan okuyucuya hitap eder. Onun sade ama etkili dili, derinlikli temaları ve güçlü karakterleri sayesinde her zaman birer klasik olarak anılmaya devam edecektir. Hâlâ okumadıysanız, Rosalinda’nın dünyasına bir yolculuk yapmayı mutlaka denemelisiniz. Bu, hem çocuklar hem de yetişkinler için büyüleyici bir yolculuk olacaktır.

Comments


Yeni sayılarımızdan haberdar olmak için abone olun

Aramıza hoş geldiniz!

© 2024, Hıçgıdık Dergisi

bottom of page